Onbir burcu geride bırakarak Zodyak'ın son durağı olan Balık burcuna vardık. Balık burcu enerjisi Holotropik şuuru temsil eder yani bütünseldir, her şeyi kapsar. Kişinin bu aşkın şuuru idrak edebilmesi için bakış açısını 360 dereceye ayarlaması gerekir. Çünkü 360 derece holotropik bir açıdır. Holotropik şuura erişen kişi tüm kainatın (makro kozmos), insan (mikro kozmos) psişesinde kodlu olduğu bilincine varır. Aynen Stanislav Grof' un işaret ettiği gibi;

"Tek bir hücre tüm bir galaksi gibi ve tüm bir galaksi de tek bir hücre gibi.."

Esasında Balık burcu basit bir enerji olmayıp mürekkep bir enerjidir. Engin bünyesinde oniki burç enerjisi toplanır. Bu birbirinden farklı oniki burç enerjisinin sınırsız sayıdaki birleşimi dev bir bilgi arşivi oluşturur. Omurga kanalımızda, omurilik sıvısı içinde tıpkı bir balık gibi yüzen bu dev bilgi arşivinin dili semboliktir. Kolektif bilinçdışı nı içeren bu zengin sembol dilinin insan ruhunu dönüştürücü ve iyileştirici etkileri oldukça yüksektir. Bu çok çeşitli semboller din, mitoloji, astroloji, rüya, fantezi, mesel ve masallar kanalıyla sürekli insan bilincine akar. Evrensel sembolleri yaşamsal bir kaynak olarak değerlendiren ve ruhsal tedavilerde uygulayan ilk Psikiyatr Carl Gustav Jung’dur. Sonrasında onu pek çok psikiyatr takip etmiştir. Erıch Fromm'un bu konudaki tespiti ise muhteşemdir; 

"Sembol dilinin, herkes tarafından öğrenilmesi gereken tek yabancı dil olduğu inancındayım"

Balık burcunun bu evrensel sembol dilini anlama ve konuşma yetisi diğer tüm burçlardan daha fazladır. Aynı şekilde vizyon gücü de diğerlerinden daha yüksektir çünkü Balık burcunda her şey akıl ötesidir yani transrationaldır... Balık burcu enerji frekansına girdiğimizde tüm kainatın yüce bir şuurla kaplı olduğunu ve insan şuurunun bu her yere ve her şeye nüfuz eden yüce şuurun bir parçası olduğunu idrak ederiz. Dahası insan şuurunun kafatasıyla sınırlı kalmayıp, çok daha ötelere uzandığını sezeriz. Dolayısıyla Balık burcu enerjisi ruhsal aydınlanmayı temsil eder. Ruhsal aydınlanmanın temel öğeleri olan sevgi, şefkat ve bağışlama hisleri en derin arınma ve şifa kaynağıdır. Balık burcunda beşeri aşk ilahi aşka dönüşür. İnsanoğlu aşkın kendisinin bir eseri değil, kendisinin bir aşkın eseri olduğunu yürekten hisseder. Böylece "her şeyin birliği ve parçanın ayrılığı" çelişkisi anlam bulur. Tüm dünyevi zıtlıklar aşılır, sınırlar erir, madde çözünür, her şey eriyik haline gelir ve hiçliğe, boşluğa karışır. Esasında hiçlik denen şey gebe bir boşluktur ve içinde her şeyi barındırır... Nasıl ki döllenmiş bir yumurta tüm organizmayı içeriyorsa ve embriyolojik gelişim yumurtadaki iç potansiyelin açılımıysa... İşte aynen öyle...

Balık burcu Zodyak'ın son aşaması olduğundan bitiş, sona eriş, menzile varışla ilgilidir. Güneş 29 derece Balık burcuna ilerlediğinde 360 derecelik bir yıllık kozmik döngü tamamlanır. Hemen ardından Güneş 0 derece Koç burcuna geçtiğinde bir yıllık yeni bir döngü başlar. Son ile başlangıç iç içe devinir ve kesintisiz bir şekilde sürüp gider... Sonu başlangıca bağlayan Zodyak'ın bu en kritik kaynak noktası her yıl 21 Mart'ta gerçekleşir. Ancak bu başlı başına bir yazı konusudur. Eğer bu aşkın (transandantal) Balık burcu yolculuğuna hazırsanız önce ayaklarınız bir suya değsin ve sonra sıra Balık'la birlikte derin sularda yüzmeye gelsin...