Eylül Esintisi - Mitolojik Juno (Hera)

Mitolojik Juno (Hera)

Eski Yunanda "Evlilik Tanrıçası" olan Hera (Here), Rheia ile Kronos'un kızıdır. Hestia, Demeter, Zeus, Poseidon ve Hades'in de kız kardeşidir. Olimpos'lu tanrıların kralı olan Zeus kendine eş olarak kız kardeşi Hera'yı seçer (1) İkisinin birlikteliği Kutsal Birleşme (Hieros Gamos veya Hierogamy) olarak geçer (2) Kutsal Düğün ile birbirine bağlanan çift aynı zamanda iktidara da ortak olurlar.

Bu kutsal birleşmeden Hebe (gençlik tanrıçası) Ares (savaş tanrısı) ve Eileithyia (ebe tanrıça) ve Hephaistos (topal ve üstün yetenekli demirci tanrı) doğar (3) Hera'nın meşhur ulağı gökkuşağını simgeleyen İris'tir. Hera pek çok işini bu ayağı tez ulakla görür (4) Hera'nın eski Roma'daki karşılığı ise Juno'dur.

Olimpos'lu tanrıların kralı Zeus kraliçesi de Hera'dır. Oldukça çekici ve baskın bir tanrıça olan Hera'nın hemen her işte bir parmağı vardır. Hesiodos'un "Tanrıların Doğuşu" eserinde adı "Altın Sandallı Hera" olarak geçer. Hera kız kardeşleri Hestia ve Demeter'in aksine Homeros destanlarında geniş bir yer tutar. Homeros ondan "İnek gözlü Hera" veya "Ak kollu Hera" yad da "Altın tahtlı Hera" diye bahseder. Troya ve Akhalar arasındaki savaşta Hera Akhaların tarafını tutar ve savaşı Akhaların lehine çevirebilmek için yetkilerini kötüye kullanmaktan çekinmez. Kocası Zeus onu bu konuda sıkça azarlayıp uyarır;

"Sonunda yaptın yapacağını inek gözlü ulu Here,

Ayağı tez Akhilleus'u kaldırdın ayağa"  (5)

Hera kocasının ihtarlarına rağmen rahat durmaz ve İda dağının tepesinden savaşı yöneten Zeus'a dişiliğini kullanarak tuzak kurar ve savaşın seyrini değiştirir.

"amma da düzen kurdun, yola gelmez Here,

savaş dışı ettin tanrısal Hektor'u,

uğrattın orduyu bozguna.

Bu kötülüğünün meyvesini sen toplayacaksın önce,

Unuttun mu seni havalara astığım günü,

bir örs bağlamıştım iki ayağına,

çözülmez bir altın zincir vurmuştum ellerine,

asılı kalmıştın havalarda, bulutlar arasında"

Zeus, Hera'ya bu cezayı Herakles'e ettiği kötülük yüzünden verir. Ayrıca Zeus oğlu Ares'in kusurlu yanlarını da annesi Hera'ya benzettiğinden onu hep aşağılar. Hera'nın Zeus ile olan evliliği son derece fırtınalıdır. Zeus, kutsal evlilik bağı ile birleştiği Hera'ya sadık kalmaz. Hovardalık etmekten, sadece ölümsüzleri değil ölümlüleri de azgınca kovalamaktan hiç geri durmaz. Hera'yı kıskançlık ve öfke nöbetlerine sokar. Hera kocasının çapkınlıklarından usanır, onu yola getirmek için uğraşır, kocası ile güç savaşlarına tutuşur. Zeus onu defalarca pataklar. Yunan panteonunda Afrodit'ten sonra ikinci güzel Hera'dır (6) Nefes kesen güzelliği ve çekiciliğine rağmen peşine düşenlerin aşkına karşılık vermez. Kocasına ihanet etmez ve evlilikte sadakatsizliğe düşmez. Hera sembolik olarak iffeti, namusu ve kutsal evlilik bağını temsil ettiğinden, gel geç ilişkileri, flörtleri, kaçamakları onaylamaz. Bu tür ilişkilere giren kadınlara aman vermez.

Kocasının durmadan onu aldatması bir kadın olarak aşağılanmış hissetmesine neden olduğundan sürekli gergin, hırçın ve mutsuzdur. İhanete ihanetle cevap vermez ama içinde kabaran öç alma duygusunu çarpık bir şekilde kocasının musallat olduğu kadınlara yöneltir. Özellikle de kocasıyla ilişkiye giren kadınlardan doğan çocuklara hiç rahat vermez. Nefret ve hınçla acımasızca bu masum çocuklarla uğraşır. En büyük kurbanı ise Alkemene'nin Zeus'tan doğurduğu Herakles'tir. Hera onu ölümüne kahramanlıklar yapmaya zorlar (7) Bu olumsuz özelliklerinden ötürü Hera, eski Yunan'da dırdırcı, kıskanç, haset, öfkeli, inatçı, öç alma duygusuyla yanıp tutuşan düzenbaz bir tanrıça olarak nam salmıştır (8) Hera, Zeus'un gölge yönleri olarak tanımlayabileceğimiz ukala ve kibirli davranışlarından da büyük rahatsızlık duyar ve öç almaya kalkar. Bir gün tüm Olimposluları kendisine yardımcı olmak üzere etrafına toplar. Sadece Vesta iştirak etmez. Hera çoğunluğun yardımıyla derin uykudaki Zeus'u kıskıvrak bağlar ve Olimpos yönetimini ele geçirir. Fakat Denizlerin tanrıçası Thetis, tanrıların tanrısını daha fazla bu halde görmeye dayanamaz ve kurtulması için yardım eder. Zeus serbest kalınca ilk işi karısı Hera'yı bileklerinden gökyüzüne asmak olur. Hera'yı bu azaptan ise utanç duyduğu topal oğlu Hephaistos (Vulcanus) kurtarır.

Güçlü bir tanrıça olmasına rağmen Antik Yunanda Hera'nın kendine özgü bir efsanesi yoktur daha çok Zeus'un aşklarında rol oynar. Hera ikinci tanrılar kuşağına mensuptur ancak birinci tanrılar kuşağının kralı ile evli olduğundan etkisi göz ardı edilemez (9)

Ağırlıklı olarak Hera'nın Samos (Sisam) adasında, daha zayıf bir ihtimalle de Argos'da doğduğu görüşü hakimdir. Samos'ta Tanrıça Hera adına tapınak inşa edilmiş olup bugün o tapınaktan geriye sadece tek sütun kalmıştır. Genellikle Hera heykelleri dolgun vücutlu, gür saçlı, başından aşağıya sarkan kutsal evliliğin simgesi olan duvağa benzer tül ile tasvir edilir.

Antik Roma'da ise Juno genellikle meşru evlilik yapan kadınların koruyucusu olarak kabul edilir. Juno'ya farklı sıfatlarla da tapınılır. Bunlar arasında Juno Lucina sıfatı öne çıkar. Doğumu kolaylaştıran, doğum yapan kadınlara yardımcı olan anlamı taşır. Vergilius, Aeneas destanında ondan "Evliliğin Koruyucusu Juno" ve "Evlilik Tanrıçası Juno" diye söz eder.

"Ey bütün acıların tanığı, yorumcusu olan Juno..."

Aeneas destanında Juno'nun adı, Venüs'ün Neptün ile dertleşmesinde de geçer;

"Döker içini Venüs, açar darlığını Neptuns'a

Yakınır, tüm olup bitenlerden, yüreğini daraltan...

Ey Neptün'üs, bıktım baskılarından, öfkesinden,

Acımasız, doyumsuz yüreğinden Juno'nun, yakınmaya geldim..

.....

Ayrıca Vergilius meşhur eserinde Aeneas üzerinden Juno'ya atıfta bulunur;

"Kalk, ey Tanrıçanın oğlu,

yıldızlar batarken yakar Juno'ya,

yatıştır öfkesini, göksellere sun adaklarını..."

Antik Roma'da Juno, Roma kurucu ve koruyucu tanrılar grubunu diğer bir deyişle "Roma Üçlüsü" nü temsil eder. Bu üçlü Jüpiter- Juno ve Minerva'dan oluşturur. Roma üçlüsüne önce Quirinalis sonrasında ise Capitolium tepelerinde tapınak inşa edilmiştir. 1 Martta kutlanan "Matronalia" bayramında evli barklı çocuklu kadınlar (matrones) hem Juno'nun oğlu savaş tanrısı Mars'ı hem de Romalılar ile Sabinler arasında tesis edilen barışı kutlarlar. Roma inanç sisteminde her erkeğin bir "Genius"u olduğu gibi her kadının da bir "Juno"su vardır.

Dipnot;

(1) Yunan panteonunda günümüze kıyasla resmi diyebileceğimiz evlilik ilişkisi içinde olan iki tanrıça vardır. Biri aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit (Venüs), diğeri de evlilik tanrıçası Hera'dır. Antik çağda ensest ilişki soyların türemesi açıdan oldukça yaygındır.

(2) Kutsal Birleşme ritüelinin kökeni Zeus ile Hera'nın evliliğine dayanır. Yeniayda tanrıça Hera onuruna birleşmeyi kutsayan "Gamelia" denilen bir ayin düzenlenir. Tanrıça Hera'nın öne çıktığı bu ayinde Zeus, tanrıçaya bağlı olarak geri planda kalır ve "Heraios" adını alır. Kutsal Birleşmeyi simgeleyen bu törene "Hieros Gamos" adı verilir. Tarihsel gelişim sürecinde tanrıça Hera sembolü kozmik bir tanrıça-tanrı çiftine doğru evrilmiştir. Antik "Kutsal Birleşme" tanımı günümüzde anlam erozyonuna uğrarak tüm cinsel ritüelleri kapsayacak şekilde genelleştirilmiştir. Gerçek bilginin peşinde olanlar bu ayrıma dikkat etmelidir.

(3) Hephaistos, Zeus ve Hera'nın evlilik öncesi yaşadıkları tutkulu ilişkiden dünyaya gelir. Doğuştan sakattır. Güzeller güzeli alımlı Hera böylesine çirkin bir ucubeyi kendi saltanatına yakıştıramadığından oğlunu Olimpos dağının zirvesinden denize fırlatır. Denizler Tanrıçası Thetis çocuğu alıp büyütür. Farklı bir söylenceye göre de Hera kocası Zeus'un kafasından doğan tanrıça Athena'yı kıskanır ve o da oğlu Hephaistos'u kendi kendine doğurur fakat topallığı ve çirkinliği nedeniyle Olimposluların alay ettiği oğlundan utanır ve onu reddeder. Oğlu bu dışlanmanın öcünü annesinden alır fakat annesini Zeus'un hışmından da gene o korur. Üstün yetenekli zanaatkar tanrı Hephaistos, Aşk ve Güzellik tanrıçası Afrodit'in kocası olmayı da başarır.

(4) Gerek Homeros'un gerekse Vergilius'un destanlarında İris'in adı sıkça geçer. Yer ile göğü birleştiren gök kuşağı olarak tasvir edilir. Aeneas destanında "Gökten, İris'i gönderdi Saturnus'un kızı Juno... vb. cümleler sıkça geçer.

(5) Homeros'un İlyada destanından.

(6) Altın Elma güzellik yarışması Athena (Minerva)- Hera (Juno)- Afrodit ( Venüs) arasında yapılır ve bu yarışmanın yargıcı Paris oyunu Venüs'ten yana kullanınca Hera'nın düşmanlığını kazanır.

(7) Bu nedenle Herakles (Herkül) adının "Hera'nın ünü" anlamına geldiğini ileri süren görüşler mevcuttur.

(8) Hera astrolojik olarak incelendiğinde olumlu ve olumsuz özellikleri daha iyi anlaşılacaktır.

(9) Birinci tanrılar kuşağına mensup olanların burç yöneticilikleri vardır. Sırasıyla; Mars (Ares); Koç burcunu, Venüs (Afrodit); Boğa ve Terazi burçlarını, Merkür (Hermes); İkizler ve Başak burçlarını, Ay=Artemis (Diana); Yengeç burcunu, Güneş= Apollon (Helios); Aslan burcunu, Pluto (Hades); Akrep burcunu, Jüpiter (Zeus); Yay burcunu, Satürn (Kronos); Oğlak burcunu, Uranüs (Uranos) ;Kova burcunu, Neptün (Poseidon); Balık burcunu yönetir. Görüldüğü üzere birinci sınıf tanrılar arasında sadece iki tanrıça kendine yer bulabilmiştir. Biri Venüs diğeri ise Ay'ı simgeleyen Artemis'tir. İkinci tanrılar kuşağının yöneticilik yetkisi yoktur. Yardımcı rolleri paylaşırlar ve asteroid tanrıçaların hepsi ikinci sınıf tanrılar kuşağında yer alır.

Kaynakça;

1) Azra Erhat- Mitoloji Sözlüğü

2) Homeros- İlyada Destanı

3) Homeros- Odessa Destanı

4) Hesoidos- Tanrıların Doğuşu

5) Ovidius- Dönüşümler

6) Vergilius - Aeneas

7) Ariel Guttman &Kenneth Johnson -Mythic Astrology

8) Liz Greene-Juliet Sharman-Burke- İçimizdeki Mitoloji

9) Şefik Can - Klasik Yunan Mitolojisi

10) Roza Agızza - Antik Yunan'da Mitoloji

ÖNCEKİ YAZI Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! SONRAKİ YAZI Salgın Her Yanımızı Sararken...
Kader Tanrıçaları
Kader Tanrıçaları
18.11.2024 12:09:41
Mahşerin Dört Atlısı (Yuhanna'nın Vahyi)
Mahşerin Dört Atlısı (Yuhanna'nın Vahyi)
29.07.2024 15:42:33
Aşk Tanrısı Eros
Aşk Tanrısı Eros
25.02.2024 12:53:09
Yorum Yazın