Eylül Esintisi - Sekizinci Yılımızı Nevruz Kutlamamızla Uğurluyoruz

Sekizinci Yılımızı Nevruz Kutlamamızla Uğurluyoruz

Dokuzuncu yılımıza geçmeye hazırlanırken sekizinci yılımızı dostlarımızla birlikte kutladığımız Nevruz günüyle uğurlayalım istedik.

Bilindiği üzere Güneş Koç burcuna iki zodyak sistemine göre farklı tarihlerde girmektedir. Nevruz (Yeni Gün) olarak bilinen bu tarih çoğu eski Asya toplumlarında takvim başlangıcı olarak kabul edilmektedir (1)

Tropikal Zodyak (mevsimsel) esas alındığında bu tarih genellikle 21 Mart (bir gün geç bir gün erken) gününe, Sideral Zodyak (yıldızsal) esas alındığında ise genellikle 14 Nisan (bir gün geç bir gün erken) gününe karşılık gelmektedir.

Eylül Esintisi ailesi olarak biz bugüne kadar Nevruzu hep 21 Mart’ta kutladık. İlk defa bu yıl Nevruzu 14 Nisan günü dostlarımızla bir sofra şöleni eşliğinde karşıladık.

Günümüzde iki zodyak arasında yaklaşık 24 derecelik fark bulunmaktadır. Bu da takvimsel olarak yaklaşık 23-24 günlük bir fark ortaya çıkarmaktadır.

Ben astroloji eğitimimi tropikal zodyaka göre aldığım halde son yıllarda kendimi sık sık mevcut sistemi sorgularken ve Sideral Zodyak’ı test ederken buluyorum.

Sayısız değişkenin bir arada durmadan devindiği akışkan bir evrende, üstelik dünyamız batı yönüne doğru yalpalarken 21 Mart İlkbahar noktasının (Vernal Point) yerinde sabit kalması beklenemez!

Nasıl ki evrende “yarın kesin şu olacak” diyen bir mekanizma yoksa “şu mutlak doğrudur” diye de bir şey yok! Her şey değişmekte ve dönüşmekte. Bu nedenle artık astrolojiyi derin bir felsefi bakış açısıyla ele alma vakti gelmiştir.

Kendimi tanıma yolculuğunda ve hayatı farklı bir perspektiften okuma konusunda astrolojinin bana büyük katkı sağladığını inkâr edemem. Yine de bugün geldiğim noktada sanki yerine oturmayan bir şeyler var gibi… 

İki Zodyaka dair websitemizde bir yazımız bulunmaktadır (2)

Yeni dönemimizde iki zodyakla ilgili geniş kapsamlı bir yazı ilave ettiğimizde sanırım bu konu daha iyi anlaşılacaktır. 

Şimdi gelelim bu yılki mevsim döngüsü kutlamamamıza…

    

Sevgili Güler ablam, sevgili meslektaşlarım Fatma, Şemsa, Fügen ve sevgili ailem Canan, Necla Nilgün, Gökçe ile beraber yeni bir yıl döngüsünü daha umutla karşıladık.

Mekânım dar olsa da yüreğim geniş olduğundan her mevsimsel döngüde farklı bir grup arkadaşımı ağırlamak benim için artık bir ritüel haline geldi.

   

Ancak ben bu hazırlıkları yaptığım esnada sevgili kuzenimiz Mine’nin vefat haberini aldım ve çok üzüldüm. Şaşmaz evrensel kural bir kez daha kendini hatırlattı;

“Hayat siz başka planlar yaparken başınıza gelenlerdir” (3)

Mine, Güler ablamın iyi ilişkiler kurduğu görümcesi olduğundan o hepimizden fazla sarsıldı. Buna rağmen söz verdiği ve onu aramızda görmeyi ne kadar çok istediğimi bildiği için katılma nezaketi ve dirayeti gösterdi. Kendisine müteşekkirim şayet o olmasaydı eksikliğini kuvvetle hissedecektik.

Bu yıl nasip böyleymiş deyip sevgili Mine’yi de hep birlikte anılarla ve dualarla ebediyete uğurladık. Ruhu şad olsun.

Değerli konuklarım evime neşe, yüreğime ferahlık kattı. Sohbet edip özlem giderdik. Hepsi ayrı ayrı varlığı ile beni onurlandırdı, hep var olsunlar.

   

Eylül Esintisi’nin güzel kelebeği Tuğbamız yoğun iş temposu nedeniyle o gün fiziken aramızda bulunamasa da ruhen bizimleydi.

Biz onunla Eylül Esintisi yolculuğuna çıkarken dört mevsimsel döngüyü kendi aramızda veya samimi küçük bir toplulukla mütevazı bir şekilde kutlama kararı almıştık.

     

Hayatın aşırı hızı ve tuhaf akışı karşısında dört yerine ancak bir döngüyü zar zor kutlar hale geldik. Umarım bu yıl daha fazlasını başarabiliriz.

Hemen her toplantımızın Aybars’ımız için de mutlaka bir tekrarı olduğundan bir hafta sonu sevgili oğlum Onur, Güzel Kelebeğim Tuğba ve canım torunum Aybars ile bir araya geldik.

Aybars konuklarla bir masa başında toplanmaktan ve büyük bir insan gibi oturup sohbet etmekten büyük bir keyif alıyor. Ancak doğal olarak hareket halinde olmayı sevdiğinden otur kalk şeklinde başımızı döndürerek bize eşlik ediyor. Tuğba halasına ise bayılıyor…

   

O gün hep birlikte çok gülüp çok eğlendik. Aybars babaannesi ve Tuğba halası arasında adeta mekik dokudu. Durmadan bir şeyler anlattı, güldü, koştu, oynadı. Aramızda çok ama çok mutlu oldu…

 

Böylece çift kutlamayla bir Nevruzu daha geride bıraktık.

Gönül ister ki yılın dört döngüsünü de eş ve dostlarımızla karşılayalım. Ne var ki bu mevsimsel döngüleri ancak hayatın izin verdiği kadarıyla kutlayabiliyoruz.

Eylül Esintisinin yeni döneminde yeni konularımızla siz sevgili okurlarımızla birlikte olabilmek dileğiyle,

Esen Kalın.

Dipnot:

(1) Marifetname’de eski Türklerde yılbaşı Kün (Güneş) Hamel (Koç) burcuna girdiği tarihte başlar kaydı bulunmakla birlikte bu tarih diğer vesikalarla uyuşmamaktadır. Bu konuda Prf.dr. Osman Turan’ın, “On İki Hayvanlı Takvim” kitabının 42.sayfasında şöyle bir cümle geçmektedir;

“Thomsen de, Orhon takviminin ilk ayının kabataslak 21 İkincikanun ile 20 Şubat arasında olduğunu söylüyor, yalnız nedense Delv burcu yerine Hut burcu demektedir”

İkincikanun (Kanunisani)=Ocak ayı olup, Delv burcu=Kova, Hut burcu= Balık

Yazarı şaşırtan husus genellikle astrolojik kolaylık sağlasın diye sabitlenen burç başlangıç tarihleridir. Genellikle Güneş 19 veya 20 Şubat tarihlerinde Kova burcundan çıkıp Balık burcuna geçer. Yazar kitabının 4 sayfasında şöyle bir tespitte bulunuyor;

“…. bu kayıtlarda gösteriyor ki, Türk yıl başlangıcı Kanunisani- Şubat arasında kalmak üzere değişkendir.”

Kısacası Türk takvim başlangıcı ağırlıklı olarak Güneşin Koç burcuna girdiği Nevruz günü olarak görülüyor. İkinci olarak da Güneş’in Balık burcuna girdiği tarih olarak gösteriliyor. Türkler farklı topluluk adı altında Asya kıtasının hemen tümüne yayıldığından takvim başlangıçları farklı tarihler de olabilmektedir.

(2) Websitemizde bu konuyla ilgili “Koç (İlkbahar) Noktası ve İki Zodyak” başlıklı bir yazımız mevcuttur. Daha detaylı bilgiye ihtiyaç duyan okurlar bu yazımıza bakabilirler.

(3)  Rahmetli sanatçı John Lennon’un çok sevdiğim ve doğruluğuna inandığım bir sözüdür.

 

           

 

 

 

ÖNCEKİ YAZI Eski Türk Astrolojisi (Hun-Nart Karaçay Türk Boyu/ VI) SONRAKİ YAZI
Sekizinci Yılımızı Nevruz Kutlamamızla Uğurluyoruz
Sekizinci Yılımızı Nevruz Kutlamamızla Uğurluyoruz
08.06.2025 22:45:35
İçimizden Biri Yusuf Dikeç
İçimizden Biri Yusuf Dikeç
29.05.2025 10:36:01
Rus Salatası
Rus Salatası
28.04.2025 10:45:38
Yorum Yazın